Siroz, değişik sebeplere bağlı olarak ilerleyici fibrozis (elastikiyetin azalması) sonucunda karaciğerin normal yapısının ve fonksiyonlarının bozulması ile karakterize kronik bir hastalıktır. Genellikle ileri evredeki hastalık geri dönüşümsüzdür ve bu noktada tek tedavi yaklaşımı karaciğer nakli olabilir. Ancak altta yatan sebebe bağlı olarak hastalığın ilk dönemlerinde tedavi sonucunda siroz gerileyebilir.
Sirozun en sık sebepleri alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığı, kronik hepatit B, kronik hepatit C, alkol, otoimmün hepatit, bazı ilaçlar (metotreksat, izoniazid gibi), hemakromatozis (demir birikim hastalığı), Wilson hastalığı (bakır metabolizma bozukluğu) ve daha nadir doğumsal ve metabolik hastalıklardır.
Hastalığın dönemine göre hastalarda halsizlik, çabuk yorulma, kas güçsüzlüğü, iştahsızlık gibi spesifik olmayan yakınmalar veya daha ileri dönemlerde karında ve bacaklarda şişlik, sarılık, kaşıntı, bazen şuur bulanıklığı, yemek borusundaki varislerin kanamasına bağlı aşır kanlı kusma gibi yakınmalar görülebilir.
Tanı için genellikle ilk basamakta kan tetkikleri ve ultrason yeterlidir. Hastalığı erken tespit etmek için karaciğer transient elastografi (Fibroscan) kullanılabilir ve bu tetkikin alt yatan sebebe bağlı olmaksızın tanı doğruluğu %94’ dür. Tedavide ilk öncelikle siroza sebep olan neden yok edilmeye çalışılır. İlerleyen dönemlerde siroza bağlı ortaya çıkan komplikasyonlar tedavi edilir. İleri evre hastalarda kalıcı tek tedavi karaciğer naklidir.